İNSANLIK ve FEDA
Kötülüğün karşısında iyiliğin, karanlığın karşısında aydınlığın, çirkinin karşısında güzelin, zalimin karşısında mazlumun, sermayenin karşısında emeğin yanında olmalıdır insan.
Yalanın karşısında doğrunun, talanın karşısında adaletin yanında olmalıdır.
Yaşadığı çevreye, soluduğu havaya, içtiği suya sahip çıkmalıdır.
Her şeyin ama her şeyin parayla alınıp satılır bir duruma getirildiği günlerden geçiyoruz. Kar uğruna denizlerimiz, derelerimiz, tarım alanlarımız feda ediliyor.
Feda edilen aslında insanlık! feda edilen geleceğimiz, feda edilen sağlığımız.
Sağlığımız deyince ülkemin sağlık politikaları aklıma geliyor. Paran yoksa sakın ha hasta olmayasın. Olursan da vay ki vay! O hastane senin bu hastane benim, o doktor senin bu doktor benim koşar durursun.
Sosyal devlet ilkesinden vazgeçildiği ve tüccar devlet modeline geçildiğinden bu yana sağlığın parayla alınabildiği günlerden geçiyoruz. Uygulanan sağlık politikaları sağlıktaki kaliteyi düşürürken, doktora düşen hasta sayısının çokluğu v.s nedenlerle gönüllü olarak özel sağlık kurumlarına yönlendiriliyoruz.
Biz emekliler yaşımız gereği sağlık hizmetlerine daha çok ihtiyaç duyuyoruz. Ancak hastanelerdeki yoğunluk, doktorlara düşen hasta sayısı gerçek bir muayene ve sağlık hizmetini sınırlıyor.
Aliağa Emekli-sen şube disiplin kurulu başkanımız yaklaşık bir yıldır midesinden yakınarak doktorlara gitmiş. Yaşadığı sıkıntılara çare aramıştır. Ayakta muayene sonucu kendisine mideyi rahatlatan anti asit türü ilaçlar uygun görülmüş, ancak şikayetleri çoğalarak devam etmiştir.
Bir süre sonra Mersin Devlet hastanesine yatışı yapılmış, hastanede yatarken yapılan tetkik ve muayene bulgularından kendisinin ileri derecede siroz ve mide kanseri olduğu anlaşılmış. Ve gerekli tedavinin yapılabilmesi için çok geç kalındığı bildirilmiştir.
Teşhis konulduğundan yaklaşık 25 gün sonra disiplin kurulu başkanımız hayatını kaybetmiştir. ""kanserden korkma! Geç kalkmaktan kork"" denildiği halde uygulanan sağlık politikaları sonucu erkende başvursan ciddi bir tetkik ve araştırmanın yapılamadığı durumlarda geç kalmış oluyorsunuz. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün.
Ayrıca, Kasım ayından itibaren hastane muayene ücretlerinin sekiz liradan on liraya çıkarılacağı, üç ilaçtan sonraki her ilaç için bir lira ilave yapılacağı ve ilk basamak aile hekimlerine yazdırılan her reçete için üç lira ücret alınacağı açıklanmaktadır.
Sağlıkta, eğitimde ve diğer alanlarda hızla özelleştirilen ve piyasaların insafına terk edilen insanlık feda ediliyor. Feda edilen bizleriz.
İnsan onuruna yaraşır bir hayat herkesin hakkıdır. Bu hak piyasaların insafına terk edilmemeli.
Edilmemeli demek elbette yetmez. Bu uğurda mücadele etmek gerekir. Mücadele etmek içinde örgütlü olmak. Örgütsüz ve dağınık olduğumuz için ensemizde boza pişiriyorlar. Aleyhimizde uygulamaları kolayca hayata geçiriyorlar.
Bizler hak aramanın yaşı yoktur, Mücadeleden emekli olunmaz diyerek Aliağa emekli-sen de örgütlendik. Ve çağrımız tüm emeklileredir. Gerek emeklilere karşı uygulanan politikalar gerek halkımıza karşı uygulanan politikalara karşı bizlerinde sözü var. Gel yüreğini yüreğimizin, omzunu omzumuzun yanına koy. Bizlerin birbirimizden başka güveneceğimiz kimsemiz yok. Güvencemiz aklımız ve bilincimizdir. Sen de katıl. Sen yoksan bir eksiğiz.
Hasan Karaşahin /
Aliağa Emekli-Sen Şube başkanı
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.