• BIST 9659.96
  • Altın 3002.717
  • Dolar 34.5123
  • Euro 36.1711
  • İzmir 9 °C
  • Manisa 9 °C
  • Balıkesir 6 °C
  • Çanakkale 9 °C

Hocalı Soykırımı Aliağada Anıldı

Hocalı Soykırımı Aliağada Anıldı
ALİAĞA HABER/ ALFA TİVİ/ GÜNAYDIN EGE GAZETESİ/ İzmir’in Aliağa ilçesinde Petkim Kültür merkezi konferans salonunda ''Azerbaycan Hocalı Soykırımı'nın 20. Yıldönümü'' konulu konferans düzenledi.

HOCALI SOYKIRIMI’NIN 20. YILI ALİAĞA’DA ANILDI

ALİAĞA HABER/ ALFA TİVİ/ GÜNAYDIN EGE GAZETESİ/ İzmir’in Aliağa ilçesinde Petkim Kültür merkezi konferans salonunda ''Azerbaycan Hocalı Soykırımı'nın  20. Yıldönümü'' konulu Panel düzenledi.

ADD eski Gn. Bşk Danışmanı Ahmet Gürel ve Hocalı Katliamından kurtulan Giresun Üniversitesi Tarih Kürsüsü Başkanı Prof.Dr.Aygün Attar'ın konuşmacı olarak katıldığı panele Ak parti Aliağa ilçe başkanı Kazım Ulaş, Aliağa MHP ilçe başkanı Abdürrahim Aydemir, CHP Aliağa ilçe başkanı Özlem Şan Oğuzhan, Petkim Genel Müdürü Hayati Öztürk, Petkim çalışanları ve çok sayıda Aliağalı vatandaş katıldı.ADD önceki dönem Gn. Bşk Danışmanı Ahmet Gürel’in fotoğraf slayt sunumu eşliğinde “1071'den günümüze Türk Ermeni ilişkilerini” anlattı. Gürel Ermenilerin 1071 yılından başlamak üzere 900 yıl boyunca Türkler ile çok iyi geçindiklerini, Türkler arasında Osmanlı İmparatorluğu döneminde de “sadık millet” ünvanına eriştiğini söyledi. Osmanlı yönetimi boyunca fatih Sultan Mehmet döneminden olmak üzere Ermenilerin devlet yönetiminde çok önemli noktalara getirildiğinin altını çizdi. Avrupa ve Amerikalı misyonerler tarafından Osmanlıya karşı Ermenilerin örgütlendirildiğini söyleyen Gürel, “bu misyonerler  tarafından desteklenen Anadolu’da 700 den fazla kurulmuş okullar ile Türk Ermeni ilişkilerini baltalamayı başardılar. Meşrutiyetin ilanı ile  misyonerlerin  ve rusya’nın Ermenileri kullanarak İstanbul başta olmak üzere Anadolu da bir çok ilde çıkardıkları olaylar ile Ermeniler çeteler kurdukları vasıtası ile hızla silahlandılar. Ve olaylar bilinen noktaya gelmiş oldu. Anadolu silahlı çetelerden Ermeni katilleri sayesinde kan gölüne dönüyor. Ermeniler kendi yaptıkları katliamları Türkler tarafından Ermeniler katledilmiş gibi Avrupa kamuoyunda göstermeyi başardılar. Çanakkale savaşında ise Ermeniler Türk askerinin iaşe yollarını keserek ihanetlerine devam ettiler. Hal böyle iken Dünya bu gerçeği ters propaganda ile Ermenileri “Mağdur millet” olarak göstermeyi başardı. Yüzyıldır yapılan bnu propaganda ve lobicilik faaliyetleri ile Ermeniler dünya kamuoyundan ve devletlerden her zaman destek aldılar. “dedi Gürel İngilizceye çevrilen 2. ermeni kitabının da yurt dışında dağıtımında sorunlar yaşayabileceğini altını çizerek Petkim’den kitabının yurt dışı dağıtımını yapmasını rica etti.

ATTAR, “HOCALI ERMENİLERİN YAPTIĞI BİR SOYKIRIMDIR “

Attar,  Petkim Kültür merkezinde düzenlenen ''Azerbaycan Hocalı Katliamının 20. Yıldönümü'' konulu panelde yaptığı konuşmada, Hocalı'da yaşananların sözün bittiği yer olduğunu belirtti. Hocalı'da yaşananların eşi benzeri olmayan bir vahşet, kin ve nefret olduğunu ifade eden Attar, şöyle konuştu: ''Hocalı da yaşanan görüntüler bizim 1905, 1907, 1915, 1918 ve 1923 yıllarında Türk coğrafyasında yaşanmış görüntülerdir. Doğu Anadolu'da, Güneydoğu Anadolu'da, İran ile sınırımızda, Türkiye'nin içinde ve dışında İran Türklerinin yaşadığı yerlerde gerçekleştirilen katliamların bire bir aynısıdır. Bu durum bize dünya değişse de, insanlar ne kadar modern olduklarını iddia etseler de, beyinlerinde düşmanlık, husumet, hınç olduğu sürece bu tip insanlık dışı görüntüler oluşacağını göstermektedir. Hocalı'da yaşananları izledikten sonra 'Hepimiz Ermeniyiz, hepimiz Hrant'ız' diyenler ve Ermenilerin yaptığı katliama hakkaniyet kazandırmak isteyenlere atıfta bulunarak sormak istiyorum, hepiniz hala Ermeni, hepiniz hala Hrant mısınız-''

''HOCALI'DA YAŞANANLAR SOYKIRIMIN TA KENDİSİ''

 Hocalı'da yaşananların soykırımın ta kendisi olduğunu vurgulayarak, ''Ermeni ordusu bir gecede Hocalı şehrini yok etti. Hocalı ‘da bir soykırım yaşandı. Azerbaycan toprağı, Türk yurdu Karabağ 22 yıldır Ermenistan işgalinde 1 milyon insan yurdundan sürüldü. Binlerce masun katledildi Hocalıda yaşananlar soykırımın ta kendisidir. Karabağ'dan geldiler, Ermenistan Meclisi'ni bastılar,  ve iktidarı bu şekilde ele geçirdiler. Bugün Ermenistan'ı malessef bu çeteler yönetiyor. Serj Sarkisyan, Hocalı katliamının baş sorumlularındandır. 'Ermenistan ile ilişkilerimizi düzeltelim, yüzleşelim, sınırları açalım' diyenler, karşımızda bir devlet başkanı değil bir katilin olduğunu unutmamalıdır''  Hocalı'da katliamın olduğunu sadece Türklerin değil, Tüm dünyanın bilgisinin olduğunu yıllardır verdiği konferaslar ile bunu tüm dünyada anlattığını belirten Attar,”Avrupa'nın olaylarda söz konusu kendisi olduğunda hep olumlu değerlendirmelerde bulunduğunu, ama iş Müslüman ve Türk'e geldiğinde 'dilleri konuşmaz kulakları duymaz' hale geldiğini vurguladı.

“TÜRK VE AZERİ HALKININ ACISI ORTAKTIR “

 “Bugün sözün bittiği yer diyeceğimiz bir vahşeti anıyoruz. Acımız ortaktır. Bugün ortak dertlerin, ortak ağıtlarla anılması gereken bir gündür. İnanıyorum ki Hocalı Soykırımı tarikteki yerini hak ettiği şekilde alacaktır. Akademisyenler olarak bu tür günleri bilgimizin elverdiğince, sesimizin yettiğince anlatmalıyız. Ermeni meselesi milli bir davadır. Milli davalarda halkın bilinçlenmesi şarttır.”dedi.

Azerbaycan’ın 20 yıl gibi kısa sürede uluslararası alanda edindiği tecrübelerin Türkiye başta olmak üzere birçok ülke tarafından takdirle karşılandığını belirten Attar "Azerbaycan'ın yakaladığı bu dinamizm ve ivmenin ikili ilişkilerimize yansımaları olmaktadır. Sağlam manevi temellere dayanan güçlü kardeşlik ve dostluk bağları ile geleneksel dayanışma ruhundan aldığı feyzle her geçen gün daha da zenginleşerek ileriye doğru taşınan ilişkilerimiz mükemmel bir düzeyde seyretmekte ve ileri bir entegrasyon noktasına doğru hızla yol almaktadır. Türkiye ve Azerbaycan,Kafkasya'da barış,istikrar ve kalkınma ikliminin yaratılmasına en çok katkıyı sağlayan iki ülkedir. Bu itibarla bu konudaki dayanışmamızı güçlendirerek sürdüreceğiz" dedi.

“TÜRKİYE’NİN BAŞARILI DEVLET POLİTİKASI RAHATSIZLIK YARATIYOR”

Attar: “Birinci dünya savaşı ve kurtuluş savaşı yıllarında Fransa’nın lejyonerler aracılığı ile Mersin-Maraş ve civarında yaşayan Ermeniler ‘Küçük Ermenistan’ yalanıyla kandırıldı. Ancak bu gerçekleşemedi, Anadolu’yu terk etmek zorunda kaldılar. Şimdi vicdanını rahatlatıyor. Bu yasayı çıkararak vefa borcunu ödüyorlar” diyen Prof. Dr. Attar, Sarkozi’nin derdi Ermeniler değil. Bu işin arkasında siyaseti yönlendirecek kadar güçlü sermayeye sahip Ermeni Diasporası var. Onların ticari hesapları var. Kesinlikle Ermeni halkını sevdikleri için bunları yapmıyorlar. Fransa, Ermenistan halkının yönetimine de karışıyor. Halkın istediği değil Diasporanın istediği kişileri orada yönetime getirmek istiyor. İşin içinde ne mazlum, masum halkların hakları yok. Para ve siyasetin ortak hareketi var. Uydurma bir politikayı temcit pilavı gibi ısıtıp önümüze getiriyorlar. 1915, 1923, 1935 yıllarında, yakın tarihimizde bu neden konuşulmadı. Türkiye’nin son dönemde Ortadoğu’da uyguladığı başarılı bir devlet politikası var. İnisiyatif almaya başladık. Fransa bundan çok rahatsız, bu yasanın gelmesinin nedeni de budur.”

Sarkozi’nin Ermeni tasarısını kendi parlamentosundan geçirdikten sonra Avrupa Birliği’nden de yasa olarak çıkarabileceğine dikkat çeken Aygün Attar, “Böylece herkes Türkiye Soykırım yaptı diyecek. Soykırımın olmadığını söyleyemeyeceğiz. Dersek ceza alacağız. Bu yasanın uygulanabilirliği yok. 100 bin kişi Fransa’da ‘soykırım yok dese ceza mı verecekler. Ama biz provakatif eylemlerden uzak, akılcı bir şekilde, tarihi belgeleri ortaya koyarak bununla mücadele etmeliyiz. Sözde soykırımın 100. Yılı 2015. Uzun dönemli bir strateji geliştirmeliyiz” dedi.

Daha önce Birleşmiş Milletler Genel Sekreterine mektup yazarak konuyu ve hassasiyeti ilettiğini belirten Attar, Fransa’nın tarafsızlığını yitirdiği için AGİT Minsk eş başkanlığından çıkarılmasına ilişkin talebini tekrarladı. AGİT Minsk Grubu, Azerbaycan ve Ermenistan devletlerinin Karabağ sorunu için barışçıl bir çözüm bulmalarını teşvik etme amacıyla, 1992 yılında kurulmuş olup ABD, Fransa ve Rusya eş başkanlarının yanı sıra 10 üye ülkeden oluşmaktadır.”dedi

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Faks : 0533 557 8894