Kendi kanıyla tedavi risksiz…

KENDİ KANIYLA TEDAVİ RİSKSİZ…

Akut ve kronik iyileşmeyen tendon yaralanmalarında, diz osteoartriti , ayak bileği, el bileği burkulmalarında ve kas yaralanmalarında yararlı etkiler gösteren medikal uygulama olarak kabul edilen Platelet-Rich Plasma tedavisi hakkında önemli bilgiler veren Uzm Dr. Oral; “Bu uygulama bir kişiden alınan küçük miktardaki kanın özel bir tüpe konularak santrfüj işlemine tabi tutulduktan sonra bileşenlerine ayrıştırılır. Ve elde edilen az miktardaki ‘platelet yönünden zenginleştirilmiş plazmanın' yine aynı kişiye biyoteknoloji firmaları tarafından üretilen çok çeşitli uygulama kitleri aracılığıyla enjeksiyon yoluyla geri verilerek uygulanmaktadır” dedi

Ege Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Uzman Doktor Onur Oral " PRP yönteminin Rejeneratif Hücresel Tedavi alanında kullanılmakta olan PRP'nin akut ve kronik iyileşmeyen tendon yaralanmalarında, diz osteoartriti , ayak bileği, el bileği burkulmalarında ve kas yaralanmalrında yararlı etkileri gösterilmiş bir medikal uygulama olarak kabul edilmektedir " diye konuştu.

KENDİ KANIYLA TEDAVİ

Platelet-Rich Plasma tedavisi konusunda genel bilgi veren ve bu yöntemin Rejeneratif Hücresel Tedavi alanına katkılarını değerlendiren Uzm Dr. Oral; “PRP uygulamaları biyoteknolojik yöntemlerle üretilmiş otolog bir tedavi uygulamasıdır. PRP, ‘Platelet Rich Plasma, trombosit yönünden zenginleştirilmiş plazma uygulaması’ adı verilen tedavi yönteminin kısaltılmış ismidir. Bu uygulama bir kişiden alınan küçük miktardaki kanın özel bir tüpe konularak santrfüj işlemine tabi tutulduktan sonra bileşenlerine ayrıştırılır. Ve elde edilen az miktardaki ‘platelet yönünden zenginleştirilmiş plazmanın' yine aynı kişiye biyoteknoloji firmaları tarafından üretilen çok çeşitli uygulama kitleri aracılığıyla enjeksiyon yoluyla geri verilerek uygulanmaktadır. PRP tedavi yöntemi, ülkemizde, Avrupa Birliği üye ülkelerinde veya Amerika Birleşik Devletleri içinde gerçekleştirdiği bir klinik araştırmada kullanılması için onay almış ve bilimsel anlamda medikal tedavi alanında başarıları gösterilmiş biyoteknolojik yöntemlerle üretilmiş otolog bir tedavi uygulaması olarak yaygın bir şekilde kullanılmaktadır ” dedi.

HASARLI DOKULAR ONARILIYOR

Uzm Dr. Oral; “Trombositlerden salınan büyüme faktörleri hücrelerin onarım mekanizmasını devreye sokarak hasar görmüş dokuların rejenere olarak onarımını başarabilmektedir.TZP, "Trombositten Zengin Plazma (Platelet rich plasma:PRP ) içerdiği büyüme faktörü konsantrasyonu kandaki miktarının yaklaşık 3 ila 5 katıdır ve trombositler bu büyüme faktörlerini doku rejenerasyonu sürecinde aktif olarak salgılmaya devam ederler. Fizyolojik olarak pıhtının yüzde 93'ü kırmızı kan, yüzde 6'sı trombosit ve yüzde 1 'i ise beyaz kan hücresi bulunmaktadır. Trombositten Zengin Plazma uygulamaları bu oranı trombosit lehine çevirir.Bu uygulamayla, trombosit yüzde 93, kırmızı kan yüzde 6, beyaz kan hücresi ise yüzde 1 seviyesine ulaşır” dedi.

İYİLEŞMEYİ HIZLANDIRIYOR

PRP uygulanan hasta tedavisinde dokusal süreçlerin nasıl şekillendiği hakkında da bilgiler veren Uzm Dr. Oral; “Travma sonrasında dokusal onarım temel olarak 3 dönemden oluşur. Yangı dönemi biçimlenme dönemi ve yeniden yapılanma dönemi. Onarım, doku hasarlanması sonrası bölgede hematom olarak adlandırılan kan birikimi ile başlar. Hematom içindeki trombositler aktif hale geçer ve içerdikleri büyüme faktörlerini dışarıya salarlar. Bu olayın ardından, granülom adı verilen taslak iyileşme dokusu oluşur. Taslak iyileşme dokusu olan granülom, vücudun temel yapı taşı olan proteini olan kollajeni üretir. Bu basamaktan sonra, şekillenme ve oluşan yara iyileşme dokusunun kalitesinin geliştirilmesine yönelik yeniden şekillendirme başlar. Bütün bu dokusal onarım mekanızmalarında, Trombositten Zengin Plazmanın (Platelet-Rich Plasma ) erken uyarıcı ve iyileşmeyi hızlandırıcı etkilerinin olduğu düşünülmektedir” diye konuştu.

PRP ' nin en sık kullanıldığı alanların daha çok cerrahi işlemlerle ilgili olduğunu vurgulayan Uzm Dr. Oral; “PRP tedavi yöntemleri, öncelikle Ortopedik ve Travmatik operasyonlar, Dermetoloji ve Plastik cerrahi vakaları, Spor Hekimliği, Dental ve Oral girişimler, Spinal cerrahi, Kalp by-pass ameliyatları gibi angiyogenez gerektiren işlemler, korneal epitelyal defektler gibi kemik, kas, bağ dokusu hasar ve kayıplarında kullanım alanı her geçen gün artan bir teknik olarak kabul görmektedir” dedi.

Uzm Dr. Oral; “Tiger Woods, Kobe Bryant, Rafael Nadal, Alex Rodriguez'in de aralarında bulunduğu dünya çapında tanınan sporcuların tedavilerindeki başarılara da bağlı olarak her geçen gün PRP'nin kullanım sıklığı artmaktadır.Hastanın kendi kanından alınarak uygulandığı için hiçbir yan etkisi olmaması dolayısıyla geleceğin en önemli rejeneratif tedavi yöntemleri arasında yerini alacağı düşünülmektedirr. Başarı oranının yüzde 70-80 olması nedeniyle ilk bakışta operasyon yapılması düşünülen vakaların medikal tedavisinde kullanılmaktadır. Hastanın kendi kanındaki trombositlerde bulunan bu iyileştirici gücünün kullanılması nedeniyle gereksiz ve aşırı ilaç kullanmamış olmakla beraber bu ilaçların etki göstermesinin o mümkün olamayacağı bir iyileşme sistemini de aktive ederek hasarlanmış dokunun kendi kendine iyileşmesini sağlayabildiği için, PRP son derece güvenilir bir yöntem olarak yaygın kullanım alanı bulmaktadır” diye konuştu.

PRP tedavisinin Türkiye sağlık koşullarına sağlayacak ekonomik ve bilimsel faydalardan bahseden Uzm Dr. Oral; “Sporcuları yaptıkları spor dalına bağlı gelişebilecek spor yaralanmalarında gereksiz ilaç kullanımı ve görüntüleme sistemlerinin gereksiz yere kullamım zorunluluğu ortadan kalkacak, teşhis ve tedavi açısından maliyet tasarrufu olacaktır. Sonuç olarak sporcu sağlığı adına, sporcuların bu rejeneratif bilimsel tedaviden faydalanma şansları artacak, bunun yanında ilaç ve görüntüleme sistemlerinin kullanım sıklığı azalarak, maliyet hedeflenen ekonomi sağlanmış olacaktır. Ayrıca sağlık hizmet sektöründe bir sistemin kurulması ile sporcuları yaptıkları spor dalına bağlı gelişebilecek spor yaralanmalarında tedavi niteliği artacaktır” dedi.