03 Aralık 2024
  • İzmir12°C
  • Manisa11°C
  • Balıkesir9°C
  • Çanakkale11°C

FOÇA TATİL KÖYÜNÜN YAPILIŞ HİKAYESİ

Sebahattin KARACA / Yeni Vizyon Gazetesi /

Foça Tatil Köyünün Yapılış Hikayesi

04 Nisan 2016 Pazartesi 21:18

FOÇA TATİL KÖYÜNÜN YAPILIŞ HİKAYESİ
 
 Sebahattin KARACA / Yeni Vizyon Gazetesi - 1960’li yıllarda, İzmir civarında herhangi bir kasabaya tatil köyü yapılmasına karar verildiğinde Emek İnşaat ve Maliye Bakanlığı’ndan gelen memurlardan oluşmuş bir heyet nerede yapılması gerektiğini belirleyecekler. Yani Kuşadası mı, Çeşme mi, Foça mı?
     İzmir’de maliye binasında yapılan toplantı sırasında, o zamanlar Emekli Sandığı’nda muhtesebat genel müdürü olan Münir K’nın babası olan Akif Bey, heyetin başındaki Zeki beye:
     -Zeki Bey! Der. “Madem karar vereceksiniz bir tatil köyü yapmaya, ben size bir de Foça’yı görmenizi tavsiye ederim.”
O da kendisine:
     -Evet, programımızda zaten Foça da var, der.
     -Ben de buna çok sevindim, der devam eder Akif Bey: 
      -O halde lütfen Foça’ya vardığınızda, Değirmenlikler’den (Eski Foça yolundan Foça’ya giriş noktası)  Foça’yı bir seyredin. Sonra Foça’yı bir gezin, dolaşın. Eminim ki çok beğeneceksiniz.
 
     Düşünün bir kere! O zaman Foça’da sadece 2 katlı taş evler var.
 
     Zeki Bey:
     - Ben zaten düşünüyordum; ama sen madem tavsiye ediyorsun, Foça’nın üzerinde daha ağırlıklı duracağım.” der. 
 
     Daha sonra Zeki Beyin kahveyi çok sevdiğini öğrenirler. Öyle ki arabasında kahve, cezve, kanela taşırmış. Foça’ya geldiğinde gerçekten Değirmenlik tepesinde durmuş ve dediği gibi yapmış: Kahvesini içerek Foça’yı seyretmiş.
     Belediye Başkanı Selçuk Dirim hasta olduğu için heyeti, başkan vekili Osman Mert, Foça eşrafından Aycan Dirim ve Reha Midilli karşılamış ve onlara Foça’yı gezdirmişler. Heyeti köy yapılabilecek arazilere götürmüşler. Heyet, tatil köyünün yapıldığı alanı beğenmiş. Bunun üzerine Reha Bey öne çıkarak “Bu bölgede benim de arazilerim var, köy için feda eder, bedelsiz olarak vermeyi taahhüt ederim.” demiş. Başkan vekili Osman Mert ise “Biz de belediyeye ait mülkleri bilabedel emekli sandığına tatil köyü yapma amaçlı bağışlarız.”  diyerek söz vermiş.
 
     KONUKLAR ANKARA’DAN OLUNCA.
    O arada belediyeye, heyetin Foça’da yemek yiyeceği haberi gelir; ama o yıllarda sadece Büyük Deniz çarşısı var ve çarşıda iki tane lokanta var. Aşçı Muhittin’in ve aşçı Mustafa’nın lokantaları bunlar. Ancak onlar da heyeti ağırlayacak durumda değil. Bu nedenle bu heyet buralara getirilmez diye düşünmüş herkes. Bunun üzerine Nadire Sanlı Hanımın çeyizinin açılmasına, çatal - bıçak vesairenin oradan alınmasına; yine Nadire Hanımın evinde yemekler yapılmasına karar verilmiş. Nadire Hanımın evinde pişen yemekler, servis tabakları, çatal, bıçak, kaşıklarla birlikte şimdiki taksi durağının olduğu yerde bulunan ve belediye hizmetlerinin verildiği,  1800’lü yıllarda yapılmış iki katlı eski taş binanın altındaki şehir kulübüne getirilmiş. (Bu taş bina da diğerleri gibi 1980’li yılların ortalarında belediyece yıktırılmıştır.)
 
     SIKI PAZARLIK YAPILIR.
   Misafirler burada ağırlanıp memnun edildikten sonra uğurlanmışlar. Daha sonra tatil köyünün Foça’da yapılması kararının alındığı haberi gelmiş. Bu arada Foça’lılar,  şimdiki tatil köyünün olduğu alanın beğenildiğini  öğrenmişler. Belediye Başkanı Selçuk Dirim, başkan vekili Osman Mert  daha sonra  3. Kez belediye başkanı olan Mustafa Konuk  birçok kez mülk sahiplerini ile birlikte  mülkiyet sorunlarını halletmek için Ankara’ya  davet edilmişler ve Ankara Palas’ta ağırlanmışlar Bu alanın içerisinde belediyeye ait arsalar da var; heyet sadece bu arsayı değil, arsaların karşısında yine mülkiyeti belediyeye ait olan adayı da istemiş.
     - Bu adayı bize vermezseniz günün birinde rakip bir şirket gelir adayı alır. Biz bu alanda işletmecilik yaparken beklenmedik sıkıntılar yaşayabiliriz,  demişler. 
     Bunun üzerine Belediye Başkanı Selçuk Dirim’e vekalet eden Başkan Yardımcısı Osman Mert’in şakayla karışık:
     - Veririz; ama karşılığında 50 bin lira alırız, demesi üzerine heyet başkanı Zeki Bey, Belediye Başkan Vekili Osman Mert’e:
      -Tamam başkan, tamam veririz; ama karşılığında adanın ve bu bölgedeki belediyeye ait olan tüm parsellerin tapularını alırız, der. (Sözü edilen ada 2200 metre karelik bir yer.) 
     -Biz size 50 bin TL verelim; ama parsellerin tamamını bu paranın içerisine dahil edelim.” demiş.  
     Karşılıklı görüşmeler doğrultusunda 50 bin TL karşılığında ada ve tatil köyü içerisinde kalan mülkler emekli sandığı mülkiyetine geçmiş. 
   Bu arada bölgede tarlası olan örneğin Mustafa D. -  Münip D.  gibi diğer bazı aileler ile İzmir Efes Otelinde yapılan sıkı pazarlıkla tarlalarının karşılığında o günün koşullarında önemli sayılacak paralar alırlar. Reha Midilli ise, zeytinliklerini, hasatı  kendinde kalması kaydı şartı  ile bila bedel (ücretsiz) verir.
 
     FRANSIZLAR DEVREYE GİRDİ.
   Belediye, parselleri emekli sandığına devrettikten sonra,  dünyanın ilk tatil köylerinin kurucuları olan GilbertTrigano ve Gerard Blitz ile temasa geçilmiş, onların önerileri doğrultusunda, Emekli Sandığı’nın kaynakları ile Foça’ da Tatil Köyü yapılması fikri, Turizm Bakanlığının da  uygun görmesi ve kabul etmesi ile karar altına alındı.
    Emekli Sandığı Emek İnşaattan, Tali Bey isminde bir mimar gelmiş. Tali Bey ve arkadaşları, Fransız Tatil Köyü (Club Med) mühendisleri ile birlikte alanda çalışmaya başlamışlar. Hemen hemen tüm planlama Tali  Köprülü (Proje müdürü) yönetiminde gerçekleşmiş ve tatil köyü, büyük merhalelerden sonra inşa edilmiş.    
     Sonuç itibarı ile 1967 yılında Emekli sandığı tarafından inşaatı tamamlanan Tatil Köyü, beklenildiği gibi,  başından beri projenin içinde olan, Club Med’e işletilmek üzere, 35 yıllığına kiraya verilmiştir.
 
     TATİL KÖYÜ DİĞERLERİNE HEP ÖRNEK OLDU.
     Foça Club Med, kendinden sonra Türkiye’de yapılması planlanan diğer tatil köylerine 35 yıl boyunca  kurulum, teknik ve işletmecilik konularında örnek teşkil etti.
   Club Med, Foça’ya  önceleri ağırlıklı olarak Fransızlar’ı getirdi. Bu sayede çok ciddi bir kültür alış verişi başladı. İlerleyen yıllarda dünya turizm rekabeti içerisinde Club Med, başka ülkelere de açıldı. Bu sayede Foça’ya  orta Avrupa’nın pek  çok ülkesinden turist geldi.
 
     TATİL  KÖYÜ FOÇALI GENÇLERE İŞ VE GENDİNİ  GELİŞTİRME İMKANI VERDİ.
     Foçalı gençler  herhangi bir turizm okuluna gitmeden, Club Med’in kurucularından Gilbert Trigano’nun “Club Med’de  Nezaket başlı  başına bir meslektir. Bu, işten daha fazlasıdır, bir hayat tarzı ve tercihtir.’’ sözleri ışığında  davranış ve mesleki hususlarda kendilerini yetiştirdiler. Dünyanın her yerinde ve her türlü turistik işletmede çalışabilecek kıvama geldiler, kalifiye eleman veya yönetici oldular.
     Club Med, işletme sırasında Foçalı gençlere okul gibi eğitim vermiş, dil öğrenmelerini sağlamış, vizyonlarının gelişimine katkıda bulunmuştur.
 
     FOÇALININ HAKKI
     Türkiye’de turizm yokken, tatil köyü sayesinde Foça’da turizm vardı dedirtti. Tatil köyü yapılırken, emeği ve hakkı geçen, teşvik olsun diye arsasını, tarlasını çok ucuza veren veya bağışlayan herkese, Foça halkı minnettardır ve minnettar olmalıdır. Ben bir turizmci olarak, ömür boyu minnettar olacağım. Çünkü cumhuriyet döneminde, tatil köyü, Foça’ya en çok katma değer sağlayan kuruluşların başında gelir.
  
    BU GÜNE GELİNDİĞİNDE ( ACI SON)
     Bu gün atıl ve berbat durumda olan tatil köyü, yürek yakmaktadır. Yatırım sırasında, onca emeği geçen ve onca özveride bulunan Foçalıların kemikleri sızlamaktadır.
     Şimdi, bu atıl tesis üzerinde, devletten daha çok Foçalının hakkı vardır. Bu bağlamda her ne olacaksa olsun, yeter ki Foçalıların rızası olmadan olmasın.
     Her kim ki, tatil köyünün bu duruma düşmesi için bir fiske taşı koyduysa, büyük ayıp etmiştir. 
Bu ayıbın hesabını suçlulardan tarih bir gün soracaktır. Bundan eminim.
 
 Bir başka yazımda, her yönüyle, bir zamanlar Türkiye’nin ilk ve Foça’nın en güzel tesisi olan Tatil köyünün neden bu hale geldiğinin gerçek sebeplerini sizlerle paylaşmak dileğiyle...
 
 
Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.