GÜLE GÜLE KAZIM!
Oldu mu Kazım Bey!
Yaptığını beğendin mi şimdi... Kırdın, döktün, küfür ettin...
Agresif tavırlar sergiledin... Ne oldu? Sonuçta kaybeden sen oldun...
Koltuk gitti, kavga bitti...
Senden beklenen bu partiye bir ağabeylikti onu da yapamadın....
Ha sen şimdi diyeceksin ki 'işte adaylıktan feragat ettim. Ben bu ağabeyliği yaptım'
Yooook, bu işler o kadar kolay değil...
Sana demişlerdi, 'bak, birilerinin siyasi ikbali uğruna kırıp döküyorsun... Bu yaptığın partinin menfaatlerine aykırı... Bu şekilde davranırsan Seni o koltukta oturtmayız, bu yaptıklarından dolayı oturamazsın orada' demişlerdi dimi... Hatırladın mı şimdi... Hatırla hatırla...
Sen bunu hatırlamaya çalışırken şimdi biraz geriye dönelim...
Bundan yaklaşık 4 ay kadar öncesi Kazım Ulaş Başkanlığı'ndaki bir yönetim kurulu toplantısına Eski Aliağa Belediye Başkanı Tansu Kaya gider... Yönetim Kurulunun da müsadesi ile katıldığı toplantıda yakın bir tarihte ilçe Başkanlığı için bir kongre sürecinin yaşanacağını hatırlatır. Bu konudaki önerilerini de sıralar... Yani kısacası sütten ağzının yandığını, yoğurdu üflediğini belirtir. Yapılan öneri açıktır, geniş katılımlı olarak parti de kuruluşundan bu güne emeği olan bir akil adamlar toplantısı yapılacaktır... (Ha bu geniş katılımlı toplantının Kazım Ulaş'ın yaptığı gibi, partiye oy dahi vermeyenlerin bulunduğu sözde geniş katılımlı toplantı gibi olmayacağının garantisi verilir)
Toplantı sonucunda ise çoğunluğun bildirdiği isim de ilçe başkanı olacaktır... Hatta toplantı Sonucunda üzerinde uzlaşılabilecek isimlerden birisinin de Kazım Ulaş olabileceği vurgulanır... Çok güzel dimi... "Yook!"
Sonuç Öyle olmaz... Ya ne... Kazım Ulaş'ın tavrı ise bu teklif karşısında en az önerilen durum kadar açıktır. Ulaş, 'Ben adayım arkadaş... Hodri Meydan... Kendine güvenen varsa buyursun karşıma kanımın son damlasına kadar adayım ' der. (Ve yangından mal kaçırırcasına daha delege seçimlerine bile günler varken ilçe kongresine beş altı ay gibi bir süre varken adaylığını açıklar)
Bu cevap, toplantı esnasında ve sonrasında parti tabanında geniş yankı bulur... Kendisinden ağabeylik yapması beklenen, partiyi birleştirmesi ve bütünleştirmesi istenen Ulaş'ın sözleri tam bir soğuk duş etkisi yapar... Ulaş"ın kongre sürecini sağlıklı bir şekilde yönetemeyeceği görüşü artık dilden dile dolaşmaktadır...
Bu toplantıdan sonra Kazım Ulaş'ta müthiş bir değişim başlar... Kendisini eleştiren, kongre sürecinde rakip olanlara karşı amansız bir tavır alan Ulaş, artık hercai bir menekşe gibidir...
Renkten renge girmeye başlar
Kanı canı pahasına, koltuğunu savunacaktır...
Delegelerin nasıl insanlardan yazılması gerektiğini betimlediği sözleri, siyasi hırsı, artık partinin menfaatlerinin önüne geçmiştir...
Bütün bu süreç yaşanırken, partinin birliği ve bütünlüğü için mücadele ettiği söylemi parti tabanından da geniş destek bulan diğer bir ilçe başkan adayı Mustafa Arslan'a olan ilgi de her geçen gün artmaktadır...
Zira Mustafa Arslan'ı Aliağa Eski Belediye Başkanı Tansu Kaya açıkça desteklemektedir...
Arslan'ın adaylık süreci, Tansu Kaya faktörü ile müthiş bir sinerjiye dönüşür... Artık partililer akın akın, mevcut ilçe Başkanı Kazım Ulaş'a siyasi rakip olan Arslan'ın yanında yer almaya başlamıştır.
Ulaş artık kongrede başkanlık koltuğunu kaybedeceğini iyiden iyiye hissetmektedir... Bu nedenle de bir çıkış yolu aranmaktadır... Aday olmadığını defalarca deklare eden ve Kazım Ulaş'ı destekleme kararı alan 2006 yılının kongre mağlubu Hüseyin Aslan"dan ricacı olunur...
Aday olduğu varsayılan Hüseyin Aslan'ın da içinde olacağı çeşitli delege formülleri üzerinde durulur...
Bütün bunlar olup biterken mevcut ilçe Başkanı Ulaş'ın devirdiği çamlar gerilen ortamı daha da ateşlemiştir...
Uzlaşı çabalarına karşılık bulamayan Tansu Kaya ve Mustafa Arslan, ekibi ile birlikte kongreye dönük çalışmalarını hızlandırmıştır.
Bir gecelik çalışma ile önce, yüzün üzerinde üyelerin katıldığı bir toplantı organize edilir.
Kongre çalışmaları için hazırlanan seçim bürosu her geçen gün daha fazla partili ile dolup taşmaktadır. Bu arada ise Ulaş'ın yönetiminden yeni kopmalar da yaşanmaktadır...
Mustafa Arslan'ın yapılacak kongrede AK Parti Aliağa'nın yeni ilçe başkanı olacağı artık iyiden iyiye hissedilmektedir... Birşeyler yapılmalıdır, bunun önüne geçilmelidir... İşte tam da bu sırada aranan formül bulunur...
Müjdat abi ile yola devam formülü bir kez daha ortaya atılır. Bu formül her ne hikmetse elini uzatana, sıktığı yumrukla karşılık veren Ulaş tarafından da bu kez kabul görür...
Kırılan dökülen onca şeyden sonra, Kazım Ulaş'ta kongreyi kaybedeceğini anlamış olsa gerek ki kimseye yar olmasın psikozu ile ilçe başkan adaylığından çekilir. (Ya da çektirilir) Artık aranan kan bulunmuştur...
Siyaseten bir beklentisi olmadığını, artık ilçe Başkan adayı olmayı düşünmediğini her fırsatta beyan eden Aliağa AK Parti'nin kurucu ilçe Başkanı Müjdat Bıçakçı, kapısını çalanları kendisinin tek liste ile adaylığı şartı ile boş çevirmemiştir.
Sonuçta siyasi ihtiraslarına kapılan, çevresindeki bir iki gazcısı ile yel değirmenini üfleyerek döndürmeye çalışan Kazım Ulaş"ın koltuğu gitmiştir.
Sayın Kazım Ulaş, madem çekilecektin, partinin birliği ve bütünlüğünü düşünüyordun... Eee...O halde neden sana 4 ay önce yapılan teklife duvar gibi set çektin...?
Söyleyince kızıyorsun biliyorum ama neden iddia edildiği gibi kendinden 20 yaş küçük Uğur Türkan'ın ağzının içene baktın...
Değer miydi Kazım Bey... Şimdi koltuğundan olan da sen oldun... Sana saygı duyan birçok partilini, birilerinin siyasi ikbali uğruna kırdın döktün
Bak, o siyasi ikbalini düşündüklerin, menfaatleri söz konusu olduğunda nasıl da bir an da terk ediverdiler seni
Gördün dimi
İster kabul et istersen etme...
Bu işin kaybedeni sensin ve bu işin pardonu yada helalliği siyaset mezarlığındaki taşlardan birine adını yazdırmaktır. ...
Şimdi Duydum ki şimdi yumuşak mesajlar veriyormuşsun, helallikler istiyormuşsun
Hemen herkesin sana hakkını helal edeceğini mi sanıyorsun
Geçmiş olsun Kazım
O yüzden güle güle Kazım...
Uğurlar ola Kazım... Yolun Açık olsun...
ALTIN SÖZ : Bin "sene" de okusam... ne "biliyorsun" diye sorsalar bana "haddimi" bilirim derim... (Hz. Mevlana)
ŞARKI SÖZÜ : Yiyemezsin Demedim Mi
Güzel aşk cevrimizi
Çekemezsin demedim mi
Bu bir rıza lokmasıdır
Yiyemezsin demedim mi
Yemeyenler kalır naçar
Gözlerinden kanlar saçar
Bu bir demdir gelir geçer
Duyamazsın demedim mi
Bak şu aşkın haline
Ne gelse söyler diline
Can ü başı Hak yoluna
Koyamazsın demedim mi
Aşıklar harabat olur
Hak yanında hürmet bulur
Muhabbet baldan tatl'olur
Doyamazsın demedim mi
Girelim Ali serine
Çıkalım meydan yerine
Küfrümüz iman yerine
Sayamazsın demedim mi
Pir Sultan'ım der Şah'ımız
Hakk'a ulaşır rahımız
On'ki imam katarımız
Uyamazsın demedim mi
Pir Sultan Abdal
TOSUN PAŞA YAZDI : DİYOSUNUZ Kİ GEÇİMİM
TÜTÜNDEN
http://www.gunaydinaliaga.com/news_detail.php?id=7560
TOSUN PAŞA YAZDI :YOLUN SONU GÖZÜKTÜ
http://www.gunaydinaliaga.com/news_detail.php?id=7556
BAY PAS YAZDI : ULAŞ YÖNETİMİNDEKİ AK PARTİ ALİAĞA'DA AKIL TUTULMASI VE OMURGA SORUNU
http://www.gunaydinaliaga.com/author_article_detail.php?id=300
AYBAR'DAN ZORAKİ AÇIKLAMA
http://www.gunaydinaliaga.com/news_detail.php?id=7551
AK PARTİ İLÇE BAŞKANI KAZIM ULAŞ"I UĞUR TÜRKAN DESTEKLİYOR
http://www.gunaydinaliaga.com/news_detail.php?id=7548
AK PARTİ ALİAĞA İLÇE BAŞKANI KAZIM ULAŞ İSTİFA EDECEK İDDİASI
http://www.gunaydinaliaga.com/news_detail.php?id=7543
AK PARTİ ALİAĞA İLÇE BAŞKANI KAZIM ULAŞ YÜRÜTME KURULU ÜYELERİNİ DEĞİŞTİRDİ
http://www.gunaydinaliaga.com/news_detail.php?id=7541
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.